الجامع الصغير
el-Camiu’s-Sağir
İmam Muhammed b. Hasan eş-Şeybanî(189/805)
Muhammed b. Hasan eş-Şeybanî’nin(ö.189) Zahirü’r-Rivaye diye bilinen ve Hanefî mezhebinin ana kaynaklarını oluşturan altı eserinden biridir.
Hanefi fıkhının ilk yazılı kaynaklarından olup İmam Muhammed’in, hocası Ebu Hanife’den Ebu Yusuf vasıtasıyla kendisine ulaşan görüşleri bir araya getirerek telif ettiği bir eserdir. Kaynaklarda Şeybanî’nin el-Camu’s-Sağir’i Ebu Yusuf’un isteği üzerine kaleme aldığı belirtilmektedir. Tamamlanmasından sonra eserini Ebu Yusuf’a okuyan İmam Muhammed onun iltifatına mazhar olmuştur. Bazı kaynaklarda el-Cami’us-Sağîr’in İmam Muhammed’le Ebû Yûsuf’un müştereken kaleme aldıkları bir kitap olduğu ileri sürülmekteyse de gerek eserin Ebû Yûsuf’un isteği üzerine yazıldığı ve onun tarafından takdir edildiği rivayeti, gerekse her bölümün başında “Muhammed, Ya’küb’dan (Ebû Yûsuf), o da Ebû Hanîfe’den rivayet etmektedir ki” ifadesi, el-Câmiu’s-Sağir’in tek başına Şeybânî tarafından telif edildiği görüşünü kuvvetlendirmektedir. Eseri İmam Muhammed’den İsâ b. Ebân ve İbn Semâa rivayet etmişlerdir.
Fürû’a ait olan el-Câmiu’s-Sağir 1532 fıkhı meseleyi ele almakta ve bunlar hakkındaki hükümleri delillerini belirtmeksizin nakletmektedir. Şeybânî eserini, muhtemelen muhtasar oluşu sebebiyle bölüm ve alt bölümlere ayırmadan kaleme almışsa da daha sonra Ebû Tâhir ed-Debbâs kitabı bablar halinde tertip ve tasnif etmiştir. Hasan b. Ahmed ez-Za’ferânî tarafından ayrı bir tasnifinin daha yapıldığı bilinmektedir. Debbâs’ın tasnifinin baş tarafında İmam Muhammed’in eseri kırk kitap halinde kaleme aldığı belirtilmekte, ancak onun tasnifi otuz üç kitabı ihtiva etmektedir. Bu farklılığa, birbirine yakın konulan işleyen bazı kitapların Debbâs tarafından birleştirilmesi yol açmış olmalıdır.
Seybânî’nin daha önce telif etmiş olduğu el-Mebsut’un aksine, bu eserinde Ebû Hanîfe ile Ebû Yûsuf ve kendisinin görüş birliği içinde oldukları meseleleri bir araya getirmek istediği ileri sürülmüşse de 170 kadar meselede ihtilâfların da zikredilmiş olması, bu hedefin her zaman göz önünde bulundurulmadığını ortaya koymaktadır. Bununla birlikte bazı bölümlerde İmam Züfer’in görüşlerinin de belirtilmesi bir tarafa bırakılacak olursa eserin esas olarak Ebû Hanîfe ile iki talebesinin fıkhı görüşlerini ihtiva ettiği görülmektedir.
Ebû Yûsuf’un el-Câmiu’s-Sağir’i yanından hiç ayırmadığı belirtilmekte, özellikle ilk dönemlerde kadı ve müftü olmak isteyenlerin bu eseri ezberlemeleri gerektiği bilinmektedir. el-Câmiu’s-Sağîr küçük hacmine rağmen Hanefi fıkıh literatürü içerisinde önemli bir yer tutmuş, üzerine çok sayıda şerh ve haşiye yazılmıştır. Leknevî bunlardan otuz üç kadarını zikretmektedir.
Camiu’s-Sağir’e şerh yazanlar:
1-Ebü’l-Usr el-Pezdevî,
2-Şemsü’l-Eimme es-Serahsî,
3-Muhammed b. Ahmed el-İsbîcâbî,
4-Ebû Tâhir ed-Debbâs,
5-Sadrüşşehîd Ömer b. Abdülaziz,
6- Ebü’l-Mefâhir Tâceddin el-Kerderî,
7-Ebü’1-Leys es-Semerkandî.
8-Ebû Nasr el-Attâbî, Kâdîhan,
9- Cemâleddin el-Hasîrî,
10-Zahîrüddin Ahmed b. İsmail et-Timurtaşî
11-Abdülhay el-Leknevî
Öte yandan el-Camiu’s-Sağir Necmeddin en-Nesefî, Mahmûd b. Ebû Bekir el-Ferâhî ve Şam müftüsü Mahmûd Hamza tarafından manzum hale getirilmiştir.el-Câmiu’s-Sağir Leknev (1291, 1294, 1328), Bulak ve Beyrut’ta (1406/ 1986) basılmıştır. Beyrut baskısında Abdülhay el-Leknevi’nin şerhi ve bu şerhin başında mukaddime mahiyetinde onun, Hanefî fakihlerinin tabakaları, önemli metin kitapları, el-Camiu’s-Sağir ve şerhleri hakkında bilgi veren en-Nafiul-Kebîr li-men yutâli’u’l-Câmiu’s-Sağir adlı risalesi de yer almaktadır. el-Câmi’u’s-Sağîr’in bir bölümü 1. Dimitroff tarafından Almanca’ya çevrilmiştir.